Yapısalcılığın aşıldığı bir dönemde olduğumuz söylenir. Bu, bir yönüyle doğrudur: Artık –hem dünyada hem de bizde- yapısalcı araştırmalar yerine belli tematik çalışmalara büyük bir rağbetin; özellikle de Doğu ile Batı, kadın ile erkek veya insan ile çevre arasındaki ilişkiler üzerine gelişen devasa söylem analizi çabasının gittikçe artan ağırlığı yadsınamaz. Fakat bir yönüyle de yanlıştır: Yapısalcılığın ruhunun her ne kadar askıya alındığı bir çağda olsak da yine –zaman zaman- söz konusu kuramın (veya kuramlar bütününün) kavramlarıyla konuşur, analizlere girişir ve hatta –Derrida’nın postyapısalcılık kuramını oluştururken de gördüğümüz gibi- çeşitli kuramsal temellendirmelerde bulunuruz. Çünkü yapısalcılık, günümüzde hâlâ üzerinde durulan ve gerek felsefe gerekse de bilim alanında ana akım uğraş noktalarından birini temsil eden dil-gerçeklik diyalektiği üzerine ilk dikkati çekmiş kuramsal bakışı temsil eder. Haliyle de yapısalcılığı anlamadan bugünkü başat felsefi veya sosyal bilim alanlarından herhangi birine ait kuramları anlamak mümkün olmaz. (Tanıtım Bülteninden)
Kullanacağınız kredi kartının ticari veya bireysel olması durumuna göre taksit seçenekleri değişebilir. Taksit seçenekleri liste fiyatı üzerinden görüntülenmektedir. İndirimli fiyatlara göre taksit seçeneklerini ödeme sayfasından görüntüleyebilirsiniz.