Tarım ve hayvancılık sektörü öncelikle hayati bir rol üstlenmesi sebebiyle, ülkelerin gelişmişlik düzeylerine bakılmaksızın olmazsa olmaz bir sektör niteliğinde diğer sektörlerden ayrılmaktadır. Söz konusu sektörler bireylere ihtiyaç duyduğu protein miktarını çeşitli ürün grupları ile sağlarken, dericilik ve tekstil gibi sektörler içinde endüstriyel ham madde görevi görerek milli gelire katkı sağlamaktadırlar. Dolayısıyla tarım ve hayvancılık sektörü, hem biyolojik hem de ekonomik anlamda stratejik öneme sahiptir. Tarım ve hayvancılık faaliyetleri, bazı gelişmiş ülkelerde yaygın ve profesyonel olarak yapılsa da, daha çok gelişmekte olan ülkelerde yaygın olarak görülmekte ve özellikle kırsal alanların temel geçim kaynağını oluşturmaktadır. Buna ilave olarak kırsal alanların kentsel alanlara kıyasla, sınırlı istihdam olanaklarına sahip olması, bu alanlarda tarım ve hayvancılık sektörünü daha da önemli kılmaktadır. Dolayısıyla tarım ve hayvancılık sektörü kırsal kalkınmanın sağlanmasında kritik bir öneme sahiptir. Dünya’da ve Türkiye’de giderek önemi artan kırsal kalkınmanın, ülkelerin farklı sosyo-ekonomik özeliklere sahip olması sebebiyle farklı tanımlamaları yapılmaktadır. Bu nedenle kırsal kalkınma, kalkınmadan ayrı olarak daha özel grupları kapsamaktadır. Kırsal alanların mevcut yapılarını, potansiyellerini ve sorunlarını doğru tespit etmek bu noktada önemlidir. Bu temel düşünce ile ele alınan bu çalışmada Dünya’da, Türkiye’de ve Burdur kırsalında tarım ve hayvancılık faaliyetlerinin kırsal kalkınmadaki rolü ve önemi ele alınmıştır. Ayrıca Burdur kırsalında araştırmaya dahil edilen işletme beyanları ile tarım ve hayvancılığa yönelik sorunlar analiz edilmiş ve detaylı olarak tablolar halinde sunulmuştur.